GÜLDEN ÇOKTAN – İstanbul’da geçen hafta Küçükçekmece’de 4 katlı bir binanın kendiliğinden çökmesi, Bahçelievler, Ümraniye ve Avcılar’daki binaların balkonlarında ve dış kaplamasında yaşanan göçük olayı, binaların sağlamlığı konusunu tekrar gündeme getirdi.
İstanbul Büyükşehir Belediyesi’nin (İBB), 2019 yılında binaların risk durumunu saptayabilmek için ücretsiz olarak başlattığı Hızlı Tarama Yöntemleri ile Bina İncelemesi Projesi’ne 160 bin başvuru yapıldı. Ekipler başvuran binalardan 35 bininde analiz yaparken, 1556 bina ‘yüksek riskli’ ve ‘çok riskli’ çıktı. Başvuru sonrası inceleme yapmak için gidilen 80 bin binada ekiplerin kapıdan geri dönmek zorunda kaldığını anlatan İBB Deprem Risk Yönetimi ve Kentsel İyileştirme Daire Başkanı Murat Yün, Milliyet’e şunları söyledi:
İNCELEME 2 SAAT SÜRÜYOR
“Kahramanmaraş depreminin hemen ardından gittiğimiz binaların tamamında yüzde 100 kabul alırken, son dönemde bu oran yarı yarıya azaldı. İnceleme talep edilen her 10 binadan 5’i ekiplerin analizini kabul ediyor. Deprem sonrası hızlıca yönetim kurulu kararı alınmadan vatandaşlar başvuru yapmış. Yerine gittiğimizde ise diğer komşular karşı çıkıyor. Bu nedenle inceleme gerçekleştiremedik. Şu anda yüzde 50 oranında bir inceleme oranımız var. Önceden aylık 300 başvuru alırken 1 günde 22 bin başvuru aldığımız zamanlar oldu. Başvurular azalsa da sürüyor ve taramalara hâlâ daha devam ediyoruz.”
17 ekiple tarama yapıldığını vurgulayan Yün, “İnceleme 2 saat sürüyor. Yapılan işlemler ise binaya herhangi bir zarar vermiyor” diye konuştu.
KOLLUK KUVVETİNİN DESTEĞİYLE AŞILIYOR
Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Kanunu’na yönelik yapılacak resmi başvurularda ise komşu engeli; yeni düzenlemeyle mülki idare amirinin onayı ve kolluk kuvvetinin desteğiyle aşılıyor. Bakanlığın lisans verdiği kurum ve kuruluşlardan yapılan başvuruları ise sadece kat maliği veya yapı sahipleri yapabiliyor. Bu başvuralara yönelik komşu engelinin yeni bir yönetmelikle ortadan kaldırıldığını belirten Gayrimenkul Hukuku Derneği Kurucu Başkanı Ali Güvenç Kiraz, deprem testi sürecine ilişkin şunları anlattı: “Mevcutta 3 adet rapor türü var. Bunlardan bir tanesi resmi rapor, yani eski yapı tespit başvurusu. Bu rapora başvurulduğu takdirde bu başvuru ancak Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın lisans verdiği kuruluşlara yapılabiliyor. Son çıkan yönetmelikle binaya gelindiğinde engel çıkarılması halinde polis marifetiyle zorla karot alımı yapılabiliyor. Yönetmeliğe göre, risk tespiti için gelenler kapı açılmıyorsa, ilgili mülki amirine gidip yazılı izin ve gerekli kolluk kuvveti alarak rica değil zorla kapıyı açtırıp binadan karot örneği alımını yapacak.”
“İkinci rapor ise özel raporlar. Onlarda ikiye ayrılıyor. Birisi üniversitelerden veya ilgili teknik firmalardan alınan rapor. Diğer özel rapor ise belediyelerin hazırladığı rapor. Bu iki raporlama çalışmasında ortak alanlardan karot alımı veya sıyırma işlemi yapılacağı için tüm maliklerden onay alınıyor.”
Öte yandan resmi raporda binanın riskli çıkması durumunda tahliye şartı aranıyor ve tebligat kat maliklerinin e-devlet hesaplarından ulaştırılıyor. 15 gün içinde de bina için yıkım kararı alınıyor. Özel raporlarda ise tahliye şartı yok.
DÖNÜŞÜM ŞARTI BAKANLIK LİSANSLI RAPOR ŞARTI
Hızlı Tarama Yöntemi ile Bina Tespiti bir ön değerlendirme niteliğinde ve riski yüksek olması muhtemel binaların hızlıca belirlenmesi amacıyla gerçekleştiriliyor. Bu yöntemde binadan karot veya başka bir numune alınmıyor. Riskli olduğu tespit edilen binalara ilişkin rapor, ‘Kentsel Dönüşüm Kanunu’ olarak bilinen Afet Riski Altındaki Alanların Dönüştürülmesi Kanunu’nda kullanılamıyor. Çünkü, kanuna istinaden performans analizi yaptırmak için, Çevre ve Şehircilik Bakanlığı’nın lisanslandırdığı yetkilendirilmiş kamu kuruluşu ve özel firmaların raporları dikkate alınıyor. Karot örneği analizini de içeren bu raporların sonucuna göre bağlı bulunan ilçe belediyelerine müracaat etmek ‘Kentsel Dönüşüm Yasası’ndan istifade etmek için yeterli oluyor.
EN ÇOK RİSK TESPİTİ 5 İLÇEDE
Tarama yapılan binalar ilçe ilçe değerlendirilerek 7.5 büyüklüğündeki deprem senaryosuna göre hesaplanan Deprem Güvenliği Oranları ile karşılaştırıldığında incelenen binaların çoğunluğunun D ve E sınıfındaki 5 ilçe olduğu tespit edildi.
Bu ilçeler Avcılar, Bahçelievler, Bakırköy, Zeytinburnu ve Esenyurt. Binaların deprem güvenliği oranları ise şu şekilde sınıflandırılıyor:
A sınıfı: 100 ve üzeri puan (Düşük Risk)
B sınıfı: 75-100 puan (Düşük Risk)
C sınıfı: 50-75 puan (Orta Risk)
D sınıfı: 25-50 puan (Yüksek Risk)
E sınıfı: 0-25 puan (Çok Yüksek Risk)